Superbike 2021 Dünya Şampiyonu Toprak Razgatlıoğlu, Yamaha ile 4 yıllık birlikteliğini noktalayarak, BMW’ye transfer oldu. Red Bull’un 10 yıldır sponsorluğunu üstlendiği 27 yaşındaki Razgatlıoğlu, Berlin’de gerçekleşen lansmanda önce BMW’nin görkemli motosiklet fabrikasını gezdi, ardından da medyayla buluştu.
Lansmanda BMW’nin 4 pilotu da sahneye çıktı ama bütün gözler Toprak Razgatlıoğlu’nun üzerindeydi.
Superbike’da dünya şampiyonluğu bulunmayan BMW’nin yeni yıldızı ve umudu olarak vitrindeydi milli motosikletçi. Razgatlıoğlu hem kendisi hem de yeni takımı BMW için çok anlamlı olan günde Milliyet’e özel açıklamalarda bulundu. İşte pistlerin en hızlı ve belki de en korkusuz pilotunun sözleri…
– Yeni sezona BMW takımıyla başlayacaksın. Bu sürpriz transferi yeni bir heyecan, yeni bir meydan okuma olarak mı tanımlarsın?
“Bugüne kadar şampiyon olmamış bir markayı dünya şampiyonu yapmak hedefiyle yola çıktım. Açıkçası beni en fazla motive eden duygu bu oldu. Almanya’daki ilgiyi, burada yaşayan Türklerin sevgisini ve fabrikayı gezdikten sonra daha da fazla gaza geldim diyebilirim. Böyle büyük bir markanın parçası olabilmek çok güzel. BMW’yi dünya şampiyonu yapmayı artık bir görev olarak hissediyorum. Çünkü ben hangi takımla anlaşırsam anlaşayım elimden gelenin daha fazlasını yapmışımdır. Belki şu an çoğu kişi BMW’nin dünya şampiyonu olabileceğine çok fazla inanmıyor ama ben de bunun mümkün olduğunu insanlara kanıtlamak için bu takımla anlaştım.”
– 2021’de Yamaha ile Dünya Şampiyonu oldun. Geçen sezonu aynı takımla 2. sırada bitirdin. Yamaha’dan ayrılmanın sebebi neydi?
“Dünya şampiyonluğundan sonra takımda bir rahatlama oldu sanki. Podyum mücadelesi vermek değil her yarışı kazanmak istiyordum. Benim ikinci veya üçüncü bitirdiğim yarışlarda takım çok seviniyordu. Benim en çok zoruma giden konu buydu. İkinciliğe, üçüncülüğe seviniyorsak şampiyonluk mücadelesi vermek çok zordu. Yine de 2023’ün sonuna gelirken Yamaha ile 1-2 yıl daha devam edebileceğimi düşünüyordum. Çünkü 4 yıllık birlikteliğimiz olmuştu. Ancak istediğimiz şartlara gelmediler. Biz de farklı takımlarla görüşeceğimizi bildirdik. Önce BMW ve Kawasaki görüşmek istedi. Açıkçası Kawasaki’yi hiç düşünmedim. Çünkü Jonathan Rea orada 6 kez dünya şampiyonluğu yaşadı. Ben dünya şampiyonu olsam onlar için özel bir durum olmayacaktı. Ancak belki de kimsenin inanmadığı BMW ile dünya şampiyonluğuna ulaşırsam tarihi bir başarı elde etmiş olacağım. Bu duyguyla hareket ettim. Anlaşma koşulları diğer takımlara göre daha iyi. İnanıyorum ki dünya şampiyonu olmadan bu markayı bırakmayacağım. Belki de dünya şampiyonu olduktan sonra marka beni bırakmayacak. İnşallah uzun bir birliktelik yaşarız.”
– Motordan düşmekten korkuyor musunuz?
“Korksaydım bu işi yapamazdım. Hız artıkça yolun daraldığı doğru değil. Bu sadece filmlerde var. Bu benim işim. Hız da bu işin en önemli parçası.”
– Vücudunda kaç kırık var?
“1, 2, 3… Galiba 6 kırığım var. Kırığı olmayan motorcu yoktur zaten. Benim yine az sayılır.”
– Hayatında motor olmasaydı ne olurdu?
“Hayatım herhalde çok sıkıcı olurdu!”
– Günlük hayatta motor mu, araba mı tercih ediyorsun?
“Her ikisini de kullanıyorum. Günlük hayatta küçük motor tercih ediyorum. Büyük motordan bıkıyoruz biraz zaten. Fazlasıyla araba tutkum da var. Özellikle eski model arabaları seviyorum ama Amerikan tarzı değil. Supersport arabaları da seviyorum. Bir tane güzel araba hayalim vardı, Allah birçok güzel araba nasip etti. Fazlasıyla hevesimi aldım. Elimde hayalim olan birçok araba var. Ben bu kadarını hayal etmemiştim açıkçası.”
“ATAK YAPMAZSAM O GECE UYUYAMAM”
“Bu stilim her zaman böyle devam edecek. Büyük konuşmayayım fakat benim mücadeleye girip de kazanamadığım yarış çok azdır. Ben son turda, son virajda bir rakibe atak yapmazsam uyuyamam o gece.”
– Uzun ve yorucu bir yarış sezonu seni bekliyor. Yeni kariyerine dair neler söylemek istersin?
“Belli ki sezon çok zor geçecek. Dört yıllık Yamaha döneminden sonra tamamen farklı bir motor kullanacağım ama umudum var. Ben elimden geleni yapacağım. Eksik olan noktaları düzeltebilirsek çok daha güzel olacak. Önümüzdeki hafta 4 günlük test sürüşlerimiz var. Belki 2-3-4 yarış tamamen istediğimiz gibi olmayacak ama daha sonra motora alıştıkça daha iyi olacağını düşünüyorum.”
– Yeni motora uyumun nasıl, teknik anlamda beğendin mi?
“Motor düzde çok hızlı Yamaha’ya göre. Virajlarda birkaç eksiği var ama tamamen elektronik ayarla alakalı. Takım yeni, ekip yeni. Onlar şu an benim stilimi öğreniyor. Sürüş stilime uygun dokunuşlara çalışıyorlar. Biraz daha zamana ihtiyacımız var. Eksikleri görebilmek, yarışa hazır duruma gelmek için motoru daha fazla kullanmamız ve testleri tamamlamamız gerekiyor. İstediğimiz ayarı bulduktan sonra hızlı bir şekilde devam edeceğiz.”
– Özellikle virajlarda gözü kara bir tarzın var. Risk almak senin için ne ifade ediyor?
“Her gün yeni bir şeyler öğreniyorsunuz ve stiliniz gelişiyor. Stilimi değiştirmekten ziyade geliştirmeyi hedefliyorum. Bu stilim her zaman böyle devam edecek. Büyük konuşmayayım fakat mücadeleye girip de kazanamadığım yarış çok azdır. Kazanamadıysam eğer Portekiz’deki gibi motorun gücündendir. Ben son turda, son virajda bir rakibe atak yapmazsam uyuyamam o gece. Denemeden kaybetmek benim yarış felsefemde yok. Mutlaka denerim. Kaybedersem de denedim ama olmadı derim. Ben denemedikten sonra özel yarışçı olamam. Ben denerim, tutamadım kendimi. O virajı kaçırsam da bir şey yaparım.”
– Kilonu korumak için diyet yapıyor musun?
“Özel bir diyetim yok ama yediğime, içtiğime çok dikkat ediyorum. Kilom 70-71 aralığında. Buralarda kalmam gerekiyor. Ne çok, ne az olmalı. Az olunca güçten düşüyorsun, dengeyi ayarlamam gerekiyor.”
“MOTO GP’DE YARIŞMAK İSTERİM”
“Herhangi bir takımla MotoGP’de yarışmak yerine Superbike’da tarihi başarılar elde etmek daha önemli diye düşünüyorum. Ancak ileride MotoGP’de istediğim bir takım bulursam orada da yarışmak isterim.”
– Sezon boyunca çok stresli yarışlar oluyor. Stresi nasıl yönetiyorsun?
“Heyecan ve stres her zaman var. Olmazsa olmaz zaten. Fakat yarış başlayınca heyecan ve stres pek kalmıyor. Stresi yönetmek çok zor değil. Yarış başlayınca birinci olmaya ve rakibin zayıf noktalarına odaklanıyorum. Sonuna kadar da mücadele ediyorum.”
– Hayalini kurup, yapamadığın bir şey kaldı mı?
“Daha gencim. Birçok hayalimiz olacak. Superbike’da dünya şampiyonluğu hayalim vardı ve ulaştım. MotoGP hayalim yoktu zaten. Herhangi bir takımla MotoGP’ye gidip, orada yarışan ilk Türküm demek mi daha önemli, orada podyum veya şampiyonluk mücadelesi vermek mi? Superbike’da tarihi başarılar elde etmek daha önemli diye düşünüyorum. Ancak ileride MotoGP’de istediğim bir takım bulursam orada da yarışmak isterim.”
– İtalya ve İspanya’da çok daha fazla hayranın var. Bu anlamda Türkiye’deki ilginin düşük olduğunu düşünüyor musun?
“Bunu fazla kafama takmıyorum. Özellikle İtalya ve İspanya’dan yoğun ilgi var. Türkiye’de daha fazla ilgi ve destek olsa daha iyi sonuçlar da gelir. Motor sporlarında farklı kategorilerde yarışan 4 kişiyiz ve hepimiz de başarılıyız. Kenan abiden (Sofuoğlu) sonra bizler devam ediyoruz. Futbola verilen emeğin, harcanan paranın bir kısmı motor sporlarına harcansaydı motor sporları çok farklı bir yerlerde olabilirdi. Babamın ve Kenan abinin sayesinde bir yerlere geldik. Kenan abiyle her zaman birlikteyiz, beraber antrenman yapıyoruz. Ben de; Bahattin, Can ve Deniz’e destek olmaya çalışıyorum.”
– Kariyerinin dönüm noktası neresi oldu?
“2019 Fransa yarışı. Altıncı sırada start aldım ve birinci bitirdim. Kariyerimin dönüm noktası Fransa yarışı diyebilirim. Daha sonra büyük markalarla anlaşma imzaladım.”
“BOKSU SEVİYORUM”
“Boksla ilgilenmek hoşuma gidiyor açıkçası. Boksör olabilirdim belki de. Boks insanı çok yoruyor aynı zamanda. Formda kalmak için de boksla ilgileniyorum. Ayrıca farklı sporlar da yapıyorum. Sporun içinde olmayı seviyorum.”
“RED BULL AİLESİYLE 10 YIL DAHA”
Toprak Razgatlıoğlu 10 yıldır yanında yer alan sponsoru Red Bull’a özel olarak teşekkür etti.
Red Bull’la uzun yıllar daha çalışmak istediğini aktaran milli motosikletçi, “Ben babamla başladım ama bir yere kadar geldik. Daha sonra Türkiye Motosiklet Federasyonu çok destek verdi. Ardından Kenan abi çok yardım etti. Türkiye’deki tek sponsorum Red Bull. Geçmişte Red Bull şapkası takan sporcuları görünce bir gün ben de o şapkayı takabilecek miyim diye düşünürdüm. 10 yıldır Red Bull ailesindeyim ve gerçekten çok mutluyum. İyi günde, kötü günde her zaman yanımızdalar. İnşallah belki 10 yıl daha, belki birkaç 10 yıl daha birlikte olabiliriz. Red Bull ailesini çok seviyorum, özellikle de Türkiye tarafını. Çok güzel bir ilişkimiz var. Destekleri için çok teşekkür ediyorum” dedi.
GÜNDE 900 ADET MOTOR ÜRETİLİYOR
BMW’nin Berlin’de bulunan motosiklet fabrikasında günde 900 motorun üretimi yapılıyor. Çok sayıda Türk işçinin de çalıştığı fabrikada geçen yıl farklı modellerde tam 280 bin motor üretilmiş ve rekor kırılmış. Teknoloji harikası motorlar aralarında Türkiye’nin de yer aldığı yüzlerce ülkeye satılıyor.